things getting worse before getting better...

25 Aralık 2008 Perşembe

P.s:Aşağıdaki sevdiklerime,canlarıma yazdığım bir teşşekkür yazısıdır.En baştan uyarayım sayın blogger,bu ne şimdi deme sakın...

Çok şey yaşadık bitmekte olan yılda..Hayatlarımız değişti,savrulduk dört bir yana.Ekonomiler çöktü,iflas etti koca koca dünya devleri,bir ulus mahfoldu,birileri birilerini vurdu,bizim canımız yandı.Bazen aramızdan tamamen ayrılanlar oldu ve aramıza yeni katılanlar...Buzullar biraz daha eridi,Maldivler daha da su altılda kaldı.Biz büyüdük ve biraz daha kirlendi dünya.Alıştığımız düzenler yıkıldı,biz yeni bir düzen kurma çabasında üfeleniyoruz.Nefret ediyoruz bu durumdan çoğunlukla,geçmişi özlüyor,keşkelerin peşinde koşuyoruz...Kimimizin gözünde yaşlar hala akmaya devam ediyor,sümüklü olduk bir çoğumuz aynaya bakıp daha bir çok ağlıyor sonra düştüğümüz duruma gülüyoruz,bazen çapkın bir gülüş takılıyor ağzımızın kenarına,umut dağıtıyoruz,umut dağıtıp kendi yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz.Pişmanlıklarımızdan kar-zarar hesabı yapıp yeni sonuçlar çıkarıyoruz kendi payımıza kıssadan hisse...

Güzel başlamış pırıl pırıl bir yıldı.Her şey yolunda akıp gidiyorken,birden tepe taklat oldu hayatım.Herkescikler tanık oldu.Kimi benimle üzüldü kahroldu,kimi benim üzüntümden mutluluk duydu.Ama tüm hatalarıma rağmen iki kişi beni hiç kınamadı,bir kez yüz çevirmedi,hep arkamda olduklarını hissettirdi.Ben gideceğim İtalya'da yaşacağım dedim,ben zart yapacağım,zurt yapacağım dedim ve gün geldi İşte bu adam dedim ,bu adamla gideceğim,sizi terk edeceğim.Bir kez bile soru sormadılar.Sitem etmediler,sonra ben kuyruğumu kıstırıp geri döndüğümde biz biliyorduk demediler,soru sormadılar,sadece sarıp sarmadılar.Cancağızlarım inanın sizin gibi anne-baba yok,bunu biliyorum,defalarca gördüm başka ebeveynleri.Bile bile sizi üzüyorum ya işte o anlar nefret ediyorum kendimden.İşin aslı bir gün sizin gibi bir ebeveyn olabilir miyim merak ediyorum!

Miniğim,canımın içi,tek hayat arkadaşım-sanırım bu tanım senden başkasına yakışmaz- 4 seneden sonra ilk kez bu yıl ayrı bir yılbaşına giriyoruz. Gecenin körü,elin körü,sabah namazı demeden dır -dır etmemi dinledin...Sadece iyi değil tüm zamanlarımda yanımdaydın.Bu yeni yıl,yeni hayat senin gözlerindeki ışığı söndürmesin.

Sonra Kübişim,nazlı kardeşim,bacım...Evini açtın,aileni paylaştın, bir sen söyledin ,ben dinledim.Hep biliyordum ,doğruydun ama sen de güzel bir rüyaydı,inanmamak elde değildi dedin ya...İşte o rüyanın sabahında aslında bizi zor bir yol bekliyormuş.Falda çıkan uzun yol, buna delaletmiş...Bacım,sen en güzeline laiksin ,kalbimdeki yerin hep kocaman...

Uğurcum,sanırım içlerinde bir tek sen okumayacaksın bu satırları..Benim şaşkın arkadaşım.Yaşını ele vermeyen,çocuk ruhlu arkadaşım.Bir şey dedin vicdana dair,yuh be dediğimi iyi biliyorum ...O kadar da olmaz diye ekledim hatta sonra.Ama sen benim devamlı başkalarının mazeretlerini bahanelerle kapattığımı,görmedim,duymadım oyunu oynadığımı biliyordun.Yüzüme vurmadın,vurdun da vurmadın :)).Yolun açık,bahttın güzel olsun....

Cananım,canım ciğerim,çilekrazzim.Yarattığın efsaneyle herkesin sandığı gibi o kocaman bavul 100kg değil aşağı yukarı 26 kg idi.Ve kabul taşımak zor olmuştu ama o sayede bol bol kahve ,çorba içmiştik macarların güzel yemkelerinden(!) arta kalan zamanlarımızda.Şaşkın ve ürkek adımlarla girdiğim son derece lüks(!) ve konforlu(!) Szeged'deki yurt odasında ilk kez birbirleriyle yüzyüze geldiler. Yaşamadıkları macera kalmadı,birbirlerini korkunç hallerine şahit oldular.O yaz ne yaptıklarını bilmeden delice eğlendiler.Kıssadan hisse yaz aşkı değildi Osman abiyle Pamuk ablanın ilişkisi yani birbirine yabancı iki insan, kültürlerine taban tabana zıt ortamda bir dostluk kuruvermişler.Çilekrazzim hayatının beyaz atlı prensi bu yıl uyandırmaya gelecek seni uykundan azıcık daha sık dişini,biz ne güçlükler gördük,yıkıldık belki çoğu zaman ama sen benim hayatta gördüğüm en güçlü genç bayanlardan biriydin her zaman...

Ayşelerim,birinci sınıf yıllarımda edindiğim iki bacım,,ahh ne çok anı var kesemizde...Geriye dönüp baktığımda ne eğlenmişim diyorum.En çok o yılları özlüyorum.Biri dobra,annemin Sivas şubesi,Buzdolabının bekçisi,halı üstü pikniklerinin kurucusu; diğeri yaşça küçük ablam...Ah Ayşem,nasıl içime doğmuş o gece de,sana dert yanmıştım; ertesi gün...İşte herneyse yıllar herkesi olduğu gibi bizi de yıprattı dostluğumuz dışında... Güzel günler getirsin yeni yıl size...


Kardeşim,ahretliğim,İroşum,en çok çeliştiğim,çatıştığım insan ama en vazgeçemediğim...Benim kuzum...Yeni yılla yeni bir hayat başlıyor,yeni hayatında tüm keşke diyip içinden geçirdiğin herşey senin olsun bitanem.

Ve unuttuğum,adını buraya yazmadığım, en önemlisi siz bu yazıyı sonuna kadar okumayı başaran sevgili blogger,yeni yıl,iyi bir yıl olsun senin için...

1 yorum:

böcük dedi ki...

İnsanın böyle listeleyebileceği sevdiklerinin olması ne güzel :))

Umarım yeni yıl senin için de iyi bir yıl olur doktur hanım :))

Mutlu yıllar :)