*sınavdan yine 48 aldım,kendimi tebrik ediyorum ne yaparsam yapayım istikrarımı(!) koruyorum.
*Obsesyonlarım arttı,ne uyuyorum,ne uyanıyorum öğle baygın dolaşıyorum,evden tek başıma dışarı çıkmıyorum(dersanenin yanında meydana gelen patlamadan beri),günde 5o kez arabayı pencereden kontrol edip,bir kaç kez park yerine inip kontrol ediyorum.Her seferinde arabayı açıp sanki bir şey alacakmış gibi yapıyorum.
*Komşum Enerji Bakanlığında 5 gündür harıl harıl bir çalışma var.Bugün bile çalıştılar.Yakında enerji bakanlığı bize bir süpriz(!) yapabilir.
*Evden çıkmayı başarabilirsem eğer sushi kursuna katılacağım.
*Sonunda Diana'mı çalıştırmayı başardım meğerse taktığım piller bitmiş.İlk makarayı bitirmeye çalışıyorum.Tabi çekimler evden ve pencereden manzaraları içeriyor şimdilik.
*Acayip alışveriş yapasım var ama çalışmadığım için hazıra dağ dayanmaz mantığıyla gıdım gıdım harcıyorum resmen.Kendimi online alışveriş sitelerinden sildiğim halde yine de eşimin hesabından giriş yapıp incelemekten kendimi alıkoyamıyorum.
*Bugün en az 20 kez Bülent Ersoy'un iki parçasını ardarda dinledim ve hala doyamadım.Bu günlerdeki distimik hallerime iyi geliyor.En kısa zamanda yeni albümü temin edilmesi gerekir.
*Eğer kendimi bırakırsam hergün halı silecekmişim gibi geliyor?
*Vizyona hiç güzel bir film girmiyor mu?Çoğunu izlerken ruhum çekiliyor,korku filmleri yaratıcılıktan uzak gibi şahsıma münhasır düşüncelerim var.
*İtiraf ediyorum Ahmet Ümit'in İstanbul Hatırası kitabının 3. cinayetten sonra arkasına bakıp katilleri öğrendikten sonra okumayı bıraktım.Sonra okuduğum Ateşböceği Yolu adlı kitabı ise iyi gelmedi ruh halime helak oldum ağlamaktan.
*Sonunda chopstick kullanma sorunsalını(gerçekten sorun mu dersen düşünmek lazım) çözümledim.En minik taneleri bile tutmayı başarıyorum.Antremanlara devam.
*Geceleri silah sesleri duyuyorum bir saatten sonra pencereden gizlice bakıyorum ama in cin top oynuyor oluyor.Sonra da uyku tutmuyor.Bu nedenle yeniden Tv karşısında her yanım karıncalanmış olarak uyuyorum(!).
*Leman Kültür çok bozulmuş,üzüldüm fena...
*Bu depresif yazılar yerine düğün yazımı,Floransa-Roma deneyimleri anlatan ve devamlı ertelediğim yazılarımı,şunu yedim-şu oyuna gittim gibi yazıları daha çok yazmak isterdim,hatta başladım bir çoğuna sonra vazgeçtim.Erteleye erteleye unuttum detayları zaten.Belki bir zaman sonra tamamlarım.
*Bu ruh halimden sıkıldığını biliyorum,ben bile sıkıldım kendimden.Biliyor musun rüyamda cildiye uzmanlığını kazandığımı gördüm,zaten şimdilik sadece rüyamda görürüm onu.Haftaiçi annem ile anneannem gelecekler sonunda ziyaretime .Muhtemelen onlar beni toparlar.
*22 Ekim tarihli Tus programının 1. gününü 2. gününe bağlayan bu sabahın köründen bildiyorum blog.Şu an bir çoğunuz uyuyorsunuz,ben masa başında bir şeyler yapmaya çalışıyorum kıvrana kıvrana.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder