things getting worse before getting better...

23 Temmuz 2010 Cuma

DOKTORLUĞUN İĞRENÇLİKLERİ EPİSODE 1

Belli bir kesime ait değilim,onlardansa hiç değilim.
Amacım hiç günü kurtarmak olamadı(maalesef! maalesef dedirtecek duruma getiriyorlar), madem buradayım bari bir şeyler yapayım dedim.
Mahalle baskısı gün geçtikçe arttı...
Doktoru hastayla yüzgöz olması yetmedi,doktorların asaletini yerle bir eden kararlardan çok,bu kararlara çanak tutan ,3-5 kuruşa köpek gibi birbirleriyle dalaşan meslektaşlarım rezil hale getirdi.Hiç kimse inkar etmesin 1,5 milyon liralık enjeksiyon parası için hekim arkadaşımın çingen gibi onca hastanın ortasında bağırarak çıngar çıkardığını gözlerim faltaşı açılmış izledim.
Onca acil nöbetimde her çeşit vakayla karşılaştım,her tip insan geldi geçti,kavgalar oldu,hakaret edenler de ama hekim arkadaşımın tüm personelin önünde kim olduğunu unutup yukarıdaki odasında dinlenirken kendisini kaç kez idare ettiğimizi,o uyup 10 milyar para alırken konsültasyon muayenesine çağırdığımız hastaya gelmeyip sabaha kadar beklet,at bir yalan ailesine ,sabah polikliniğe yolla,istemezlerse defolup gitsinler gibi söylemlerde bulunduklarını ,abla-abi kötü ,düşüremedik ateşi dediğimizde ateş düşürmeyi ben mi öğreteceğim sana ya da abi gebe miad eski C/S dediğimde açıklık 3 cm altında diyorsun yolla evine ,ama abi, ilçeden gelmiş,o zaman özele gitsin dediğini unutup,sonra aile şikayetçi olunca bizi herkesin önünde kendini haklı çıkarmak adına çıngar çıkardığına ve bizi bir kalemde satmasına kaç kez şahit olduk....
Alenen söylüyorum bazı hekim meslektaşlarım çingeneler ve ruhlarını 3 kuruşa satabilirler....

devam edecek


P.S.: PRATİSYEN HEKİMLİK GÜNLERİMİ UNUTUP ÖKÜZ BİR UZMAN OLMAMALIYIM.

Hiç yorum yok: