things getting worse before getting better...

13 Şubat 2012 Pazartesi

Aklımdayken...


Gün içinde siz de içinizden bazılarının boşuna bir ağırlıkla dolaştığı düşünüyor musun?
Ya da kendimizdekini arada kullanamadığınızı siz de benim gibi fark ediyor musunuz?
Yoksa bunlar bana mı özgü? 



Yaptığımız hataların, sadece sonucuna katlanmak zorunda olduğumuz tercihlerimiz olduğunu kabullenebilmek niçin bu kadar zor ki?


Mesela aynen şu an ders çalışmak yerine sırt üstü yatmayı tercih ettiğim gibi...Sonra pofurdanıp duracağım hiç bir konuyu yetiştiremedim diye!!! Ve neden herşey son geceye bırakılır sınav öncesi...Ve yine neden sınav sonrası bir daha günü gününe çalışacağım diye kendimize tutamayacağımız sözler veririz ki!
Sonra gel de mutsuz olma!Daha kendimiz ,kendimize tutamayacağımız sözler verirken,başkasının bize verdiği sözlerini tutmadığı için kızmak da anlamsız davranışlardan biri de;gel de kendi söylediğini uygula dersen,yapamam.



Elbette erkekler tuavaleti hakkında bir fikrim yok ;lakin kadınlar tuvaleti,neden bu kadar pis oluyor?EvinİZde saç tellerini lavaboda bırakıyor musunuz? Ya da tuvalet kağıdınız ve pedinizi yere mi atıyorsunuz Allah aşkına! Evinde yere kırıntı dökülünce kıyamteleri koparan kadınlar size soruyorum,sifonu çekmek çok mu zor ya?Yoksa o tuvaletlere siz girmiyor musunuz? Konuya devam edemeyeceğim sizin de midenizi daha fazla bulandırmanın alemi yok.




Ne çok sarardık kasetleri..Hala kaset dinleyenemiz var mı acaba?

Herkese iyi haftalar

Hiç yorum yok: