things getting worse before getting better...

16 Haziran 2008 Pazartesi

the Converasation is Over


Uykuyla boğuşup, uyanmamak için direnirken gelen gürültülü bip bip sesi...Ne olduğunu anlayamayan, kan ter içinde bir ben!Gece mi olmuş yoksa gün mü ağrıyor diye düşürken, yine aynı melodi çalıyor telefonda, Ara beni lütfen.Sesim uykulu ,gözlerim şişmiş sanırım;çünkü arayan numarayı göremiyorum bir türlü.Karşı taraf uyandırdım sanırım diyor,önemli değil diye geveliyorum,zaten uyanmam gerekliydi diye ekliyorum.3-5 kelimelik muhabbetten sonra mesajları fark ediyorum,2 yeni gelen yazıyor ekranda ...Biri telefon operatöründen, diğeri bir dosttan.Sanki sana bir iyi haberim, bir de kötü haberim var diyor telefonum sessizce.Ben iyi haberden başlııyorum, sona bırakıyorum kötü haberi..Kendimi şu reklamlardaki çifte benzetiyorum.Hani restaurantta hesabı bekleyen,bu arada acaba ne kadar gelir diye tartışan...

Mesajı okuyorum,sanırım gözlerim yuvalarından çıkmış olmalı tam 192 YTL yazıyor,şoktayım.Ben bu kadar nasıl telefonla konuştum?Ben bu durumdaysam babam kesin bayılır diye düşünüyorum.Yapacak bir şey yok ,yarın sabah gidilecek fatura ödenecek ve ya bu hat görüşmeye kapatılacak ya da her ay babişimin nasihat konuşmasında tekrar tekrar söylediği benim kafama bir türlü girmeyen cümle kendi kendime tekrarlayacağım.Ta ki kafama çakılıncaya kadar.Bu telefon hattıyla sadece anniş ve babiş ile görüşülecek.Tamam mı küçük hanım?


P.s:Bu hafta okulum yokmuş:)) Zaten geriye ne kaldı ki...epi topu 2 hafta

Hiç yorum yok: